Google Sesle Arama

Google Arama uygulaması tüm iOS cihazlar için sesli arama özelliğine sahiptir. Google Sesle Arama, ihtiyacınız olan şeyi, arama terimlerinizi söyleyerek, web'de hızla aramanıza olanak tanır.

Sesli arama, uzun sorularda veya yemek pişirme gibi ellerinizi kullandığınız başka bir işle meşgulken özellikle kullanışlıdır.

İngilizce konuşuyorsanız, artık daha doğal ifadelerle telefonunuzdan sesli arama yapabilirsiniz. Aşağıdakiler gibi şeyler söylemeyi deneyin: 

Hava durumu: [ Yarın sabah hava nasıl olacak? ] 

Konumlar: [ En yakın benzin istasyonu nerede? Yakında eczane var mı? Nerede sushi yiyebilirim? ] 

Uçuş durumu: [ Türk Hava Yolları'nın 900 sefer sayılı uçağı ne zaman kalkıyor? ] 

Saat: [ Londra'da saat kaç? ] 

Etkinlikler: [ Güneş saat kaçta batacak? Ramazan Bayramı ne zaman? Olimpiyatlar ne zaman? ] 

Matematik: [ 47 lira 44 kuruşun %15'i kaç eder? 2209'un kare kökü nedir? ] 

Çeviri: [ İspanyolca'da salatalık nasıl denir? ] 

Spor: [ Milli Takım kazandı mı? Türkiye Kupası ne zaman? ] 

Finans: [ İMKB 30 endeksinin bugünkü durumu nedir? ] 

Muhtelif: [ Dünyadaki en uzun bina kaç metre? ] 

Dönüştürmeler: [ 100 dolar kaç lira? ] 

Görseller [ Boğaziçi Köprüsü'nün fotoğraflarını göster ] 

Google Arama Uygulaması içindeki sesli arama, söylenenleri daha doğal bir şekilde anlayacak şekilde geliştiriliyor. Bu işlevi yakında diğer dillerde de etkinleştirmeyi amaçlıyoruz. Diğer dillerde, yazmak yerine arama terimlerini sesli aramaya devam edebilirsiniz, örneğin: [ hava durumu İstanbul ] veya [ yükseklik Boğaziçi Köprüsü ].

Google Sesle Arama'yı kullanmak için aşağıdaki adımları uygulayın: 

Google Arama uygulamasını başlatın. 

Ana sayfadaki veya arama kutusuna hafifçe vurduğunuzda klavyenin yukarısındaki mikrofon simgesine hafifçe vurun. 

"Şimdi Konuşun" uyarısını gördüğünüzde arama terimlerinizi söyleyin. 

Kaynak: https://www.google.com.tr/

Facebook ve Hashtag

Hashtag’ler bugüne kadar ağırlıklı olarak Twitter ile özdeşleşmiş olsa da, Twitter bu yapıyı kullanan tek sosyal ağ da değil. Örneğin Facebook’un sahibi olduğu Instagram hashtag’lerin, üstelik de oldukça yaygın bir şekilde, kullanıldığı diğer bir platform. Hashtag kullanan platformlar arasına Facebook da girebilir…

Başına # işareti yerleştirerek konuların ve sohbetlerin daha kolay takip edilmesini sağlayan, var olan bir hashtag’e tıklayarak o hashtag’in yer aldığı diğer iletileri görebilmek aslında son derece pratik bir yöntem.

Kullanıcıların ilgilerini çeken konular ile ilgili paylaşımları daha kolay bir şekilde keşfedebilecek olmaları güzel bir özellik olsa da yapısı diğerlerinden farklı olan Facebook’ta hashtag uygulama da bazı farklılıklar olması gerekecek gibi görünüyor…

Facebook’un yapısı hashtag’e uygun mu?

Her ne kadar Facebook, abonelik sistemi ile kullanıcıların şahsen tanımadıkları kişileri de takip edebilmelerini sağlamış olsa da, bu yapı arzu edildiği kadar yüksek bir kullanıma henüz ulaşmadı.

Facebook’ta yaptığınız aramalarda karşınıza kişiler, uygulamalar, mekanlar, sayfalar ve ilgi alanları geliyor. Eğer Facebook’a hashtag yapısı katılacak olursa, bu paylaşımların da aramalara dahil olması anlamına gelecek.

WSJ haberinde Facebook’un en kadar süredir bu yapı üzerinde çalıştığının bilinmediğini ve ne zaman devreye gireceğinin de henüz kesin olmadığını söylüyor. Tüm bunlar bir söylenti olarak da kalabilir ama doğru yönde yapılan birkaç düzenleme ile hashtag’ler aslında Facebook’ta oldukça ilginç fırsatlar doğurabilir.

Hashtag’ler Facebook’a ne kazandırabilir?

Öncelikle Facebook kullanıcıların hashtag’leri takip ederek ilgili içerikleri görmesini, yani diğer bir deyişle daha fazla içerik tüketmesini isteyecektir. Buda daha fazla reklam anlamına gelmektedir. Ayrıca abone ol sistemini de canlandırmasının “arkadaşlığın” yanı sıra “aboneliğinde” öne çıkması söz konusu.

Diğer yandan Facebook tarafında hashtag kullanımının hali hazırda herkes tarafından erişilebilir sayfalarla sınırlı olması da bir seçenek olarak düşünülebilir. Bu durumda markalar ve firmalar popüler hashtag’ler ile ilgili paylaşımlarını daha geniş kitlelere ulaştırabilirler.

Eğer doğru bir şekilde uygulanabilirse hashtag’lerin Facebook için çok faydalı olacağı kesin. Fakat özellikle mahremiyet gibi konularda meydana gelebilecek ufak bir hata bile Facebook için son derece sıkıntılı sonuçlar doğurabilir…

Peki siz Facebook’ta hashtag görmek istiyor musunuz? Ve eğer istiyorsanız sizce nasıl kullanlımalı?

Ortaokulda Bilişim Dersi Zorunlu Oldu

     Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Talim  ve Terbiye Kurulu Başkanlığı (TTK), 5'inci  ve 6'ıncı sınıflarda bilişim teknolojileri  ve yazılım dersinin zorunlu olması yönünde karar aldı.

       TTK, ortaokulların haftalık ders çizelgesinde değişiklik yaptı. Gelecek  eğitim-öğretim yılından itibaren 5'inci ve 6'ncı sınıflardan başlamak üzere kademeli uygulamaya konulacak değişikliklere göre, yabancı dil dersi 5'inci  ve 6'ncı sınıflarda haftada 3 saat olacak. 5, 6, 7  ve 8'inci sınıflarda haftalık seçmeli ders saati 6 

ve haftalık toplam ders saati ise 35 olarak belirlendi.

      Bilişim teknolojileri  ve yazılım dersi, seçmeli dersler listesinden  çıkarılarak, haftada 2 saat olmak üzere zorunlu dersler arasına alındı.

       TTK Başkanı Emin Karip, AA muhabirine,  bilişim teknolojileri  ve yazılım dersinin zorunlu hale getirilmesiyle, çocukları teknolojinin tüketicisi değil üreticisi haline getirmeyi,  yeni tasarımlar, fikirler 

veprojeler ortaya koymalarına yardımcı olmayı sağlamayı amaçladıklarını bildirdi.

       Çocukların temel yazılım mantığını kavramalarının önemine işaret eden Karip, bu dersle öğrencilerin analitik ve 3 boyutlu düşünme, girişimcilik gibi temel becerilerle birlikte çalışma, ortak fikir ve  ürün geliştirme yönlerinin ön plana çıkacağını belirtti.

       Karip, 5'inci ve 6'ncı sınıfta temel yazılım becerilerini kazanan öğrencilerin, 7'inci ve 8'inci sınfta bu dersleri seçmeli alabileceklerini kaydetti.

-Haftalık ders saati 35 olacak Ders saatleriyle ilgili değişikliğe gidildiğini de belirten Karip, haftalık ders saatinin, 5'inci ve 6'ncı sınıflarda 36, 7'inci ve 8'inci sınıflarda ise 37 olduğunu hatırlattı. 

       Özellikle ikili öğretim yapan  eğitim kurumlarında, haftada bir gün 8 saat ders yapıldığını, bunun da uygulamada güçlükler ortaya çıkardığını dile getiren Karip, "Bu durumu dikkate alarak, seçmeli ders saatini haftalık 8 saatten 6 saate çektik. Böylece toplam ders saati 5, 6, 7 ve 8'inci sınıflarda 35 olarak düzenlendi. Böylece haftanın 5 günü, her bir gün 7 saat ders yapılarak, ortaokullarda eğitime devam edilecek" dedi.

-Yabancı dil ders saati 3 saat olacak

       Karip, geçen eğitim yılında yabancı dil öğretiminin 2'nci sınıftan itibaren başlatıldığını, böylece yabancı dil dersi saatinde 2'inci sınıftan 8'üncü sınıfa kadar 4 saatlik artış sağlandığını vurguladı. 

      

       Bilişim teknolojileri  ve yazılım dersinin 5'inci  ve 6'ncı sınflara eklenmesi sebebiyle yabancı dil dersinin haftada 3 saat olarak düzenlendiğini kaydeden Karip, yabancı dil dersinde 8'inci sınıfa kadar 2 saatlik artış olduğunu dile getirdi.

-İsteyen okullar 10 saate kadar sosyal faaliyet yapabilecek Okulların, şimdiye kadar, imkanları, çevre şartları 

ve öğrencilerin bireysel  özellikleriyle ihtiyaçlarını dikkate alarak haftada 8 saate kadar çeşitli eğitsel, sosyal, kültürel, sportif ya da sanatsal etkinlikler yapılabildiğini belirten Karip, artık daha fazla esneklik getirdiklerini, isteyen okulların bu tür faaliyetler için kullanabilecekleri zamanı 10 saate çıkardıklarını kaydetti.

Proje Geliştirme 2 Dersi Proje Ödevinin Püf Noktaları

Merhaba arkadaşlar proje geliştirme 2 dersinin son projesinden biraz bahsetmek istiyorum. Öncelikle ödevin konusu proje planında belirlemiş olduğunuz bir yazılım modülünün denenmesidir.

Peki bu modülü hazırlarken neler yapacağız:

1- Öncelikle denemesini yapacağınız modülün, birimin projenizde ki yeri, önemi ve işlemi anlatılacak

2- Tercih ettiğiniz herhangi bir programlama dilinde modülün kaynak kodları yazılacak

3- Yazmış olduğunuz bu kodların amacını, girdilerini, çıktılarını kısacası işleyişi açıklanacak

4- Kara kutu denemesi için deneme durumları ve uygun veriyi nasıl seçtiğini( eşit parçalama yöntemi kullanılacak bu aşamada). Daha sonra bu deneme tablo ile gösterilecektir(deneme durumu, deneme giriş verisi, deneme çıkış verisi)

5- Modülün akış diyagramını oluşturmayı unutmayın

6- Beyaz kutu denemesi için deneme durumları ve deneme yolları belirlenmeli

7- Son olarak yol denemesi için her bir yola uygun deneme verileri seçilecektir ve bunlar tablo ile ifade edilecektir( yol-düğümler ardışıklığı,deneme verisi)

Not: Anlamadığınız yerler hakkında yorum yaparsanız geri bildirim yapabilirim. Ödev konunuz hakkında fikirlerimi paylaşabilirim kolay gelsin.

Flickr Ücretsiz 1TB Alan Sunuyor

       Merhaba arkadaşlar son zamanlarda Yahoo nun 1.1 milyar dolar verip Tumblr'ı satın aldığını biliyoruz, Yahoo bir süpriz daha yaparak biz kullanıcılarına Flickr dan ücretsiz 1TB kullanım alanı vermeye başladı. Artık Flickr üyeleri ücretsiz olarak 1TB’lık hesaplarına bol bol fotoğraf yükleyebilirler. Flickr bu sürpriz ile birlikte birçok yeniliği de karşımıza çıkardı.

Ücretsiz hesap limitleri:
1 Terabyte fotoğraf ve video alanı
Fotoğraf başına 200MB yükleme kapasitesi
Videolarınız için 1080p HD yükleme imkanı
Videolar için 3 dakikalık zaman sınırı
Aylık bandwidth limitsiz

19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı

       Ülkenin işgalden kurtulması için 16 Mayıs 1919'da Bandırma Vapuru ile İstanbul'dan Samsun'a hareket eden Mustafa Kemal ATATÜRK, 19 Mayıs 1919'da Samsun'a vardı ve Kurtuluş Savaşı'nı da başlattı.

       

       Üç yıl süren savaşlar sonunda ülkenin yabancı güçlerden arındırılmasının ardından Atatürk'ün Samsun'a varış tarihi olan 19 Mayıs, Ata'nın isteği üzerine "Gençlik ve Spor Bayramı" olarak kutlandı. 20 Haziran 1938'de Gençlik ve Spor Bayramı adıyla milli bayramlarımız arasına giren 19 Mayıs, 7 Mart 1981'de de "Atatürk'ü Anma" ifadesi eklenerek Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı ismini aldı. 

       19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun... Unutmadık Unutmayacağız, Unutturmayağız!!! NE MUTLU "TÜRKÜM" DİYENE!!!

Bilgi Paylaştıkça Çoğalır

       Sosyal medya araçları bireyleri elektronik ortam kullanarak bir araya getiren ve belli konular hakkında işbirliği yapabilme ve bilgi paylaşma gibi fonksiyonlar sağlayan yeni nesil araçlar olarak tarif edilebilir. Artık ‘Sosyal Medya’ yalnızca sosyal iletişim için alternatifler sunan bir mecra olmaktan çıkmış, öğrenme etkinliklerinin yeni mecrası da olmuş durumdadır. Bilgi paylaştıkça çoğalır isimli bu yazımızda, sosyal medya araçlarının öğrenmeyi nasıl etkilediğine, bilginin nasıl paylaşıldığına ve nasıl çoğaldığına değineceğiz.

Sosyal Medya Araçları

       Bilgiye erişme ve öğrenme için kullanılan sosyal medya araçlarının sayısı günümüzde oldukça fazla ve teknolojinin gelişmesiyle birlikte her geçen gün yeni araçlar ve yazılımlar gündeme gelmeye devam ediyor. Facebook, Twitter, Friendfeed, Youtube gibi ortamlar ve çeşitli blog altyapıları bunlar arasında en bilinenleri olarak öne çıkıyor.

       Sosyal medya araçlarının iletişim tarzı ve kullanım şekilleri arasında farklılıklar olsa da, sosyal medya, öğrenme amacıyla temelde üç geniş çaplı kullanımı içeriyor:

· Herhangi bir anda herhangi bir yerden bilgiye erişim

· Çok sayıda kişiyle karşılıklı bilgi paylaşımı

· Eğitim programları, uzmanlar ve meslektaşlarla ağ üzerinden iletişim ve etkileşim imkanı

       Sosyal medyanın öğrenme amacıyla kullanılabildiği bu üç alan bir araya gelerek, öğrenme ve gelişim dünyasında daha fazla kişiye daha hızlı ulaşma konusunda farklı olanaklar sağlıyor.

Peki bu yeni öğrenme mecrasında neler var?

1. Ağ üzerinden iletişim ve etkileşim

       Sosyal medyanın bir eğitim aracı olarak öne çıkması, ağ üzerinden iletişim, çok aboneli iletişim ve etkileşimli uygulamalar çerçevesinde oluyor.

       Sosyal medyanın çeşitli biçimleri; birlikte öğrenme, sosyal ağlar üzerinden iletişim, öğrenme grupları oluşturma, öğrenme oyunları, simülasyonlar, sanal dünyalar, kişiyi içine alan (immersive) dil öğrenimi, rehberlik alma, mesajlaşma ve dünyanın her yerinden kişilerle mobil durumda dahi ortak projeler yürütmeye olanak tanıyor.

2. Birlikte Öğrenme

       Sosyal medya kullanımı ile gerçekleştirilebilecek çok sayıda farklı işbirliği yöntemi mevcut. Örneğin,

- Diyalog: Tartışma halinde fikir alışverişi, sosyal medya sayesinde pek çok farklı şekilde gerçekleştirilebilir.

- Akran denetimi: Akran denetimi ile karşılıklı eleştiri amaçlı iş değiş tokuşu ile katılımcılar, kendi işlerine başkalarının yorumlarını dahil edebilirler. Yoruma veya oylamaya izin veren internet sitelerinde kişiler işleri hakkında geri bildirime neredeyse anında ulaşabilirler. 

- Paralel: İşin çeşitli kısımları bir grubun üyeleri arasında paylaştırılır ve sonuçlar son ürünü oluşturmak üzere birleştirilir.

- Seri: Katılımcılar işlerini birbirinin işleri üzerine kurar ve ortak bir son ürüne ulaşmak için tüm işler birleştirilir.

- Sinerjik: Katılımcılar, orijinal bir ürünün oluşturulmasındaki tüm aşamalarda beraber çalışır. Son ürün tüm katılımcıların katkılarını içermektedir.

       Birlikte öğrenme aynı zamanda, birlikte çalışmayı ve işbirliğini doğal kabul eden yeni nesil çalışanların da tarzı. Bu nesil, işbirliğini kolaylaştıran yeni teknolojilerle tanışık ve bir araya gelerek birşeyler paylaşmak ve beraber çalışmak için sosyal medyayı zaten kullanıyor.

Sosyal Medya Neleri Değiştiriyor?

       Değişen dünya, gelişen sosyal medya kavramı, gelişen teknolojiler (web 2.0) ve ‘Y’ kuşağının yadsınamaz varlığıyla birlikte insanların öğrenme alışkanlıklarında da bir takım değişiklikler gündeme gelmeye başladı.

· Bugüne kadar formal öğrenmenin (sınıf eğitimi, e-öğrenme içeriği) ağırlığı fazlayken, günümüzde insanların informal öğrenme, hatta sosyal öğrenmeyle (blog, forum, twitter, facebook vb.) bilgiye ulaştıkları görülüyor.

· Geçmişte bilgiler, tek seferde büyük parçalı olarak aktarılırken, bilgilerin artık günümüzde küçük parçalı, daha kompakt olarak sunulması tercih ediliyor.

· Kişilerin eğitimleri tamamlamalarından daha ziyade başarılı olmaları daha çok öne çıkıyor.

· Öğrenmenin tek seferli olmasından kaynaklanan etkisinin zamanla azalması sorunu da, devamlı gelişen bir bilgi paylaşımı gündemiyle azalıyor.

· Çalışanların isteklerinden daha ziyade ihtiyaçlarının ön plana çıkması bir diğer önemli değişiklik olarak karşımıza çıkıyor.

· Her öğrenen aynı zamanda, farklı konularda bilgi ve tecrübesini paylaşan uzmanlar haline geldiklerinden; kullanıcı kavramının, öğrenen; öğrenen kavramının ise uzmana dönüştüğü bir sürece doğru geçiş olduğu görülüyor.